Devam...
Selanik Yolculukları Mustafa Reşid ile Ali Vehbi
Hocayı bu derece yorucu çalışmaya iten ülkünün ne olduğunu izah etmesi bakımından bu iki idealistin yaptıkları Selanik yolculuğunu özetlemek istiyorum.
1908 Eylülü ortalarında Ali Vehbi Hoca harman işleriyle ilgisi olmayan örencilere matematik dersi verirken Mustafa Reşid Acıpayam’dan yaya olarak çıkagelir. Acıpayam’a gitmeleri gerektiğini söyler ve yola çıkarlar. Ali Vehbi Hoca, Arpa çayırına geldiklerinde harman işlerinin nasıl gittiğini görmek üzere Karahüyük’e de uğramak ister. Harmanlarının kaldırılmak üzere olduğunu görür ve kardeşi Osman’a gerekli talimatı verdikten sonra 18 km. yol yürüdükten sonra Acıpayam’a varır. Aşağı mahalle girişinde kendisini beklemekte olan Reşid Galib’le buluşurlar. Ve Mustafa Reşid‘in “Biraz yürüyelim.” sözü üzerine şosede Oğuz köyüne doğru yürümeye başlarlar. Ali Vehbi’nin, “Daha yürüyecek miyiz?” sorusuna “Biraz daha...” cevabını verir ve yürümeye devam ederler. Yürüyüş boyunca Mustafa Reşid sürekli konuşmakta ve ilginç konulardan söz etmektedir. Ali Vehbi ise dinleme konumundadır. Kızılhisar (Serinhisar) bağlarına ulaştıklarında tanıdık çıkan Osman Çavuş adlı bir bağcıdan üzüm ekmek alıp yerler. Yola devam... Kazıkbeli karakolunda birer kahve içtikten sonra yine yola devam... Ali Vehbi, “Gün doğduğu zaman Denizli İstasyonu’na gelmiştik.” der.
Bir simit ve çayla kahvaltı ettikten sonra trene binerler. İkindi üzeri İzmir’dedirler. İzmir’de Kulalı Cihanzade Ali Galib’in oteline varırlar. Otelci, bu iki yolcuyu bir gölgeye alarak kahve söyler. Kahveyi içtikten sonra Mustafa Reşid, ayrılır. Dönünce beraber kalkarlar bir dükkândan beş meteliğe (yüz para / iki buçuk kuruş) bir tane okkalık ekmek ve kırk paralık (bir kuruş) peynir alırlar. Bir kayığa binerek Hacı Davut şirketine ait vapura binerler. Vapur Midilli, Dedeağaç, Kavala ve Aynaroz’a uğayarak iki gün sonra sabahleyin Selanik’e varır. Vapurdan inerler. Sahilde çarşı iznine çıkmış bulunan Yatağanlı ve Karahüyüklü asker hemşehrilerle karşılaşırlar. Daha sonra Mustafa Reşid’le beraber rıhtımda elektrikli tramvaya binerler bir durakta inerler. İttihat ve Terakki’nin Genel Merkezi’ne giderler. O zamana kadar Ali Vehbi, isimlerini duyduğu hâlde kendilerini görmediği Ziya Gökalp, Talat ve Doktor Nazım’la tanışır. Doktor Nazım, İttihat ve Terakki’nin amacını, çalışmasını idarî, siyasî, ekonomik ve eğitim görüşlerini uzun uzadıya bunlara izah eder.
Bu olaydan şu sonucu elde ediyor: Yüreğil’de açılan yeni usul okulun açılma sebebi ve uygulanan program tamamen Paris’teki Genç Türkler ve daha sonra İttihat ve Terakki’nin görüşleri olan “Allah korkusu, kul hayâsı, insanlık saygısı, yurt sevgisi, vazife aşkı, emniyet ve itimat duygusu, nezafet ve taharet ülküsü, atiyye ve ihsan görgüsü, iktisat ve tasarruf sezgisi, hak ve hürriyet bilgisi, adalet nizamı ve koruma kaygısını” kapsayan fazilet kazanımıdır. Doktor Nazım’ın kendisine tarifini yaptığı şekilde tamamen uyacağını ve uygulayacağını, kendisinin de zaten bundan başka bir düşünce ve emelinin bulunmadığını ifade eder.
Bu sohbetin ardından akşama doğru vapura binerek geri dönerler. Mustafa Reşid, Alaşehir’e, Ali Vehbi Hoca da Danizli’ye ve ordan Yüreğil’e döner, “Bu millî idealin hükümlerine hürmet ve riayet etmeyi çocuklarıma, talebelerime ve Türk gençliğine tavsiye ederim.” der. (s.302-303)
Yeni Okul Binası İhtiyacı
Yüreğil Mektebinin başarısı görülünce çevreden öğrenci akını başlar. Daha üçüncü ders yılında (1911) öğrenci sayıları 375’e çıkmıştır. Dersliğin dar gelmesi üzerine Yüreğilliler Seke mevkiinde her sınıfın ayrı dersliği olacak şekilde yeni bir bina yapmışlardır. (1327 / 1911) Okulun alt katı altı ayrı atölye hâline getirilip marangozluk, demircilik, semercilik, dokumacılık vb. meslek dersleri uygulamalı olarak verilmek istenmiş ama gerekli malzeme ve usta temin edilemediğinden bu iş akim kalmıştır.
Köylerde bu tarz okulların açılması için daha önceden girişimde bulunulmuş ve derneği kurulmuştu. Bu sırada Acıpayam Kaymakamı emekliye sevkedilir. Yerine Tefenni Kaymakamı Mehmet Rifat atanır. Bu kaymakam da aynı ideali güttüğünden köylere okullar yapılmış veya mevcut binalardan tadilat yoluyla derslikler oluşturulmuştur. Bu kaymakam köylere geziler yaparak, okul yapılmasını teşvik etmiştir. Böylece 1909’dan 1912’ye kadar otuz köyde okul binası yapılmış veya mevcut binalar derslik hâline getirilmiştir. Bu tür okul yapımına katılan köylerden birisi de bizim köy Yukarı Karaçay’dır. Şimdiki Sarı Hüeyin Çeşmesinin hemen üst kısmında yer alan Köy Odası derslik hâline getirilmiş 1912 yılında öğretime başlamıştır.
Öğretmen İhtiyacı
O sıralar bölgenin öğretmen yetiştiren tek kurumu İzmir Muallim Mektebidir. Yalnız bu okuldan mezun olanlar bu sözünü ettiğimiz köylere atanamamaktadır. Bu yüzden iş yine Yüreğil Mektebine düşer. Öncelikle medreselerde okuyup icazet almış mollalar Yüreğil Mektebinde yeni usul dersleri ikmal ederek yapılan sınav ve staj sonrasında öğretmenlik belgesi alanlar köylere öğretmen olarak gönderilmeye başlanmıştır. Bu öğretmenlerden Uşaklı Hafız Ahmet bizim köye yani Yukarı Karaçay’a tayin edilmiştir. (1912)
Bu arada, Yüreğil Mektebinin beşinci sınıfından mezun olanlar Denizli Ortaokulunun son sınıf imtihanlarını vererek İzmir’de açılan öğretmenlik sınavlarına girmişler öğretmenlik belgesi almışlardır. Bu şekilde öğretmenlik belgesi alan 14 öğretmen medreseye gelerek staj ve sınavla öğretmen olan 15 olmak üzere Acıpayam köylerine 29 öğretmen atanmıştır. (307-308)
Bu köylere atanan öğretmenlerin aylıkları 100 kuruştur. Bu aylık köylü tarafından karşılanmaktadır.
Devam edecek
Yorum yazarak YeniSöke Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan YeniSöke Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler YeniSöke Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı YeniSöke Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak YeniSöke Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan YeniSöke Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler YeniSöke Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı YeniSöke Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.